Bilimkurgu Öyküsü - Kiraz Bahçeleri by bilimkurgu

View this thread on steempeak.com
· @bilimkurgu · (edited)
$25.99
Bilimkurgu Öyküsü - Kiraz Bahçeleri
![image.png](https://ipfs.busy.org/ipfs/QmY6qBdZUpKPo2nakeRizTDvm4ysVginCz47FWSBshaCss)

**2.2.2029**

Bugün çalıştığım departmanın direktörü beni odasına çağırdı. Yerimden ağır hareketlerle kalkıp odasına gittim. Beni karşısında görünce masanın önündeki koltuklardan birini göstererek “Geç otur Tonguç” dedi. Gösterdiği koltuğun ucuna ilişip ellerimi medrese talebeleri gibi dizlerimin üzerine koydum. Tek dileğim o odadan bir an önce kurtulmaktı.

“Nasılsın, keyfin yerinde mi?”

“İyi, gayet iyi.”

“Piyasa malum, pek iyi değil. Maaşlarda kesinti yapacağız.”

“Zam bekleyen arkadaşlar da var ama.”

“Doğrudur, olabilir. Kesinti oranın %35 olacak. İlk benden duy istedim.”

“Bunu kabul etmem mümkün değil.”

“Birikmiş haklarını alıp işten ayrılmayı da tercih edebilirsin. Seçim senin.”

Böylece altı yıldır çalıştığım işimden ayrılmış oldum. Şu anda kendimi çalıştığım zamanlardan daha kötü hissetmiyorum.

**5.2.2029**

Dün o kadar bezgin bir günümdeydim ki içimden sanal gerçeklik cihazımı takıp bilgisayar oynamak bile gelmedi. Aylardır ilk defa hastaneye annemi ziyarete gitmedim. Akşamüstü Pars geldi. Birlikte son zamanda epey popüler olan Lumen gece kulübüne gitmeyi teklif etti. Çok istiyorsan sen yalnız git, dedim. Sen de geleceksin diye tutturdu. 

Evde birkaç film seyrettikten sonra gece yarısına doğru mekâna gittik. Dans eden kız hologramları, rengarenk lazer ışıkları ve servis yapan gynoidlerle ortama fütüristik bir hava vermeye çalışmışlar. Gece kulübünde sadece yapay zekalı programların besteledikleri müzikler çalıyormuş. Hatta DJ bile elektronikmiş. Yapay zekâ filan denince insan daha özgün şeyler bekliyor. Bence müziğin hiçbir orijinal tarafı yoktu. Ortama tahammül edebilmek için cüzdanımdaki paranın yarısını harcamayı göze alarak içkiye yüklendim. Pistte kafamı da bolca salladığım için beynim iyice uyuştu. Bir süre sonra eğlenmeye başladığımı söyleyebilirim. O tip ortamlarda insanlar belirli bir kıvama gelince ortak bir trans hali yaşamaya başlıyorlar. Dünyaya ve insanlara uyum sağladığını düşünmeye başlıyorsun. Kısa sürse bile insanı rahatlatıyor.

Sonradan isminin Melisa olduğunu öğrendiğim kırmızı saçlı bir kız karşıma geçip dans etmeye başladı. Müziğin ritmine uyarak hoplayıp zıpladıkça kırmızı saçlarındaki lüleler uzayıp kısalıyordu. Müzik beni gaza getirmişti, uzanıp elini tutmaya yeltendim. Kızla aramızda nasıl bir elektriklenme oluşmuşsa artık buluşan ellerimizden çaatt diye bir ses geldi. 

Fuayede havadan sudan konuşurken bedeninde haddinden fazla statik elektrik biriktiğini söyledi. Ayakkabılarına bakır taban taktırmasa durum daha beter olurmuş. Kızla yakaladığımız frekans gayet iyiydi ama suratsız arkadaşı işi bozmak için elinden geleni yapıyordu. İyi bir çocuğa benziyormuşum, bir an önce evime gitsem iyi olacakmış. 

“Yatarken sütümü de içeyim mi?” diye sordum.

Asık yüzlü kız “Ne haliniz varsa görün” diyerek bize arkasını döndü ve salına salına piste doğru yürümeye başladı.

Melisa’nın yaydığı enerjiyi sevmiştim, rahat bir tipti. Gynoid garsonların gezdirdiği tekilalardan ikişer shot daha atıp Lumen’den ayrıldık. 

Çıkışta Melisa koluma girmiş, kırmızı saçlarını savurarak bana bir şeyler anlatıyordu. Başım döndüğü için söylediklerine odaklanmıyordum ancak heyecanı hoşuma gidiyordu.

Evin kapısında ikinci bir çarpılma vakası yaşayınca bana ayakkabılarının bakır tabanlarını gösterdi. Eve gelmeye nasıl karar verdiğimizi hatırlamıyordum. Birkaç dakika sonra kendimizi salondaki koltukta öpüşürken bulduk. Çarpılmaktan biraz korksam da onunla sarmaş dolaş olmaktan hoşlanmıştım. Bende film bir noktadan sonra kopmuş, daha sonra neler olduğu konusunda hiçbir fikrim yok. Sabah uyandığımda yatağımda çırılçıplak bir halde yatıyordum. Melisa ortalıkta yoktu. 

Başım çatlayacakmış gibi ağrıyordu. Duş almak için banyoya gittiğimde yere atılmış bornozlar ve havlular gördüm. Yüzümü yıkayıp yatak odasına döndüm. Bornoz ve havlular tamamdı ama cüzdanınım yere atılmış olması tuhaftı. Alıp içine baktım. Tüm nakit param uçmuştu. Büyük bir para değildi belki ama o anda yaşadığım his berbattı.

**8.2.2029**

Annem aniden fenalaşıp komaya girdi ve iki gün içinde onu kaybettik. Hislerimi tarif etmem zor. Yokluğuna nasıl alışacağımı bilmiyorum. Yokluğuna alışmak istiyor muyum, ondan da emin değilim.

**11.2.2029**

Bu şehirden nefret ediyorum. 

**20.3.2029**

Köye taşınmam hızlı ve sorunsuz oldu. Kocaman bir kiraz bahçem, iki katlı bir evim ve tavuklarım olduğuna inanmakta güçlük çekiyorum. Çiftliğimdeki iki küçük traktör kâhyanın yönlendirmesiyle gün boyu arı gibi çalışıyorlar. Agritech firmasındaki müşteri temsilcim işleri maaş almadan yürütecek bir kâhyadan söz ettiğinde şaşırmış, kâhyanın ücretini şirket verecek sanmıştım. Meğer kâhya dedikleri bir bilgisayar programıymış. Arazimin her yerinde kameralar var. Kâhya kameralar üzerinden olup biteni izleyip özdenetimli traktörlere talimatlar veriyor. Kiraz bahçesinin ortasında bir yüksek bir platform var. Kirazlar olgunlaştığında üzerlerine yağmur yağmaması için bulutlara bomba atıyormuş. Daha kirazların olgunlaşmasına çok olduğu için henüz öyle bir olaya tanık olmadım. 

Firmayla arazinin çevresinde devriye görevi yapan robot köpek konusunda ters düştük. Üzerinde silah olduğunu ve araziye girmeye çalışan yaban domuzlarına ateş ettiğini duyunca çok şaşırdım. Böyle saçma bir şey olabilir miydi? Ya yanlışlıkla bir insana zarar verirse. Bereket robot köpeğin üzerindeki silahı sökmeye razı oldular, yoksa araziye ortak olmaktan vazgeçecektim. 

**21.3.2029**

Bahar biraz erken geldi ama ağaçların çiçek açmasına izin verilmiyor. Birkaç gün sonra güçlü bir don olayı bekleniyormuş. Araziye verilen suyun içinde ağaçların çiçek açmasını sağlayan genleri bloke eden bir madde var. Don olayı geçtikten sonra o maddeyi artık suya eklemeyecekler ve ortalık beyaz çiçeklerle dolacak. 

Doğayla baş başa olmaktan dolayı gayet memnunum. Arkadaşlarım arayıp günlerimin nasıl geçtiğini soruyorlar. Pek bir iş yapmamama rağmen şimdiye dek sıkılmadım. Giriştiğim işi öğrenenler şirketin neden benim gibi acemi çiftçilere ihtiyaç duyduğunu soruyorlar. İstanbul’daki evimizi satıp epeyce bir sermaye yatırdım bu işe. Hem de araziye bedava bekçilik yapıyorum.

**24.3.2029**

Birkaç gündür evime davetsiz bir misafir geliyor. Aslında gelmesini istemiyorum ama bir şey söyleyemiyorum. Benden önceki çiftçinin zamanında alışmış galiba. Bizim bahçede salıncak ve oyun havuzu var. “Al bunları kendi bahçene götür” desem çiğlik olacak. Tombul yanaklı bir kız çocuğu. Tam bir hayalperest, ellerini kollarını oynatarak gezinirken kendi kendine birtakım hikayeler anlatıyor. Benim anlamadığım annesinin tek başına buraya gelmesine nasıl izin verdiği. Acaba buradaki çiftçinin değiştiğinden haberi yok mu?

**27.3.2029**

Duru’ya artık iyice alıştım. Dün gelmeyince acaba başına bir şey mi geldi diye endişelendim. Bugün geldiğinde sordum, annesiyle birlikte ilçeye inmişler. Yanında hamstera benzeyen küçük bir robotla geziyor. Başlangıçta ilginç gelmişti ama o metalik fare bir süre sonra sinirime dokunmaya başladı, çünkü gözü hep üzerimizde. Elime alıp incelemek için üzerine eğilince ağzını açıp namlusunu bana doğru uzattı. Sonradan onun bir koruma robotu olduğunu öğrendim. İçinde mermi olup olmadığından emin değilim. Silahları robotların eline ne de kolay veriyorlar. 

**28.3.2029**

Bugün Duru’nun annesi Leyla geldi. Yan çiftliğe yeni bir çiftçi geldiğinin biraz geç farkına varmış. Kızınla hiç konuşmuyor musun sen, diye sormadım. Yuvarlak hatlı, orta boylu bir kadın, herhalde benden birkaç yaş büyüktür. Durduğu yerde duramayan hiperaktif bir insan. Lafı kızının küçük robotuna getirdim. İçinde mermi varmış ama kurusıkıymış, dolayısıyla kimseyi öldürmezmiş.

**1.4.2029**

Leyla, Duru ve ben çiçek açmış kiraz ağaçlarının altında uzun bir yürüyüş yaptık. Tertemiz köy havasını içime çektim ve İstanbul’dan kurtulduğum için şanslı olduğumu düşündüm. Ağaçlarda kuşlar ötüyordu; arılar ve kelebekler çimenlerin üzerinde baharı kutlamak istermiş gibi gezinmeye başlamışlardı. Kiraz ağaçlarının duvağı andıran beyaz çiçeklerinin altında Leyla gözüme daha bir güzel gözüktü. Gerçi biraz domestik bir tip ama ben de çok sosyetik sayılmam.

**2.4.2029**

Galiba yabani bir tabiatım var. Yalnızlıktan hâlâ sıkılmadım. Bugün Leyla ve Duru’dan ses çıkmadı. Bilgisayardaki sanal kâhya traktörlerin yanı sıra bana da bazı basit görevler veriyor. İnsanlardan o kadar bıkmışım ki bir bilgisayar programından emir almaktan gocunmuyorum. 

**4.4.2029**

Programlanabilir bitki olayı dünyada sandığımdan daha yaygınmış. Bazı tarım alanlarında bitkilerin programlarından sapıp verilen tetikleyici maddeye rağmen çiçek açmadığını okudum. Gıda fiyatlarının artmasından endişe ediyorlar. Bu konu zaten çok tartışılıyordu. Şimdi birçok yerde büyük tarım şirketlerinin aleyhine gösteriler yapılıyor. Bence bir şey olacağı yok. İnsanlar zamanla her şeye alışıyorlar.

**6.4.2029**

Leyla arayıp sitem etti. O aramasa hiç görüşemeyecekmişiz. Doğru dürüst bir cevap veremedim. Leyla hakkındaki duygularımdan emin olamıyorum. Hasbelkader komşu olmasak asla ilgimi çekmezdi. 

**8.4.2029**

Bugün Leyla ile onların arazisinin üst tarafındaki ormanda yürüyüş yaptık. İstanbul’un ruhumda bıraktığı tortuların temizlendiğini hissettim. Yürüyüşün sonlarına doğru bir bahar yağmuru batırdı. Neyse ki Leyla şemsiye getirmiş. Aynı şemsiyenin altında ıslak toprağın kokusu ciğerlerimize çekerek Leyla’ların evine gittik. Leyla’nın annesi bize kuşburnu çayı ikram etti. İçimden bir ses romantik bir ilişkiye doğru doludizgin gittiğimizi söylüyor.

**11.4.2029**

Leyla’nın annesi arayıp arabamla acil olarak evlerinin önlerine gelmemi rica etti, kafası karışan robot köpek yanlışlıkla Leyla’yı vurmuş. Neyse ki kurşun omzunu sıyırıp geçmiş, önemli bir şeyi yokmuş. Leyla’nın sinirleri bozulmuştu, hastaneye giderken belki on kere “Ya Duru’ya bir şey olsaydı” dedi. 

**13.4.2029**

Bölgede devriye görevi yapan tüm robot köpeklerin silahları söküldü. Aslında bu konuda yasal bir düzenleme yapılması gerekiyor. 

Leyla’yla aramızda romantik bir şey olamayacağına karar verdim. Galiba o da duygularından pek emin değildi. Beni çok da takıyormuş gibi görünmüyor.

**2.6.2029**

Bu sabah büyük bir gümbürtüyle uyandım. Arazimin ortasında bulunan ve şirkete ait çevre arazileri de yağmurdan “koruyan” sistem devreye girmiş. Sistem yoğunlaşmış olan yağmur bulutlarına ard arda üç dört bomba gönderdi. Kirazların üzerine bu aşamada yağmur yağsaydı epey kaybımız olacaktı. 

Çevredeki köylüler şirket yüzünden kendi tarlalarının da yağmurdan mahrum kaldığından şikâyet ediyorlar. 

**18.8.2029**

Kiraz hasadını yapalı epey zaman oldu. Aslan payını tabii ki Agritech firması aldı. Bana kalan parayla kıt kanaat de olsa geçinebileceğimi tahmin ediyorum.

Yaz boyunca epey gelen gidenim oldu. Dolayısıyla hiç sıkılmadım. Şimdilik burada mutluyum; yaşamak bir yana, İstanbul’a turist olarak bile gitmek istemiyorum. 

Görsel Kaynağı: pixabay.com
👍  , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , and 373 others
👎  
properties (23)
post_id69,160,085
authorbilimkurgu
permlinkbilimkurgu-oeykuesue-kiraz-bahceleri
categorymkb
json_metadata{"community":"busy","app":"steemit\/0.1","format":"markdown","tags":["mkb","bilimkurgu","edebiyat","tr"],"image":["https:\/\/ipfs.busy.org\/ipfs\/QmY6qBdZUpKPo2nakeRizTDvm4ysVginCz47FWSBshaCss"]}
created2019-01-22 13:54:42
last_update2019-01-22 19:43:24
depth0
children4
net_rshares53,136,616,684,193
last_payout2019-01-29 13:54:42
cashout_time1969-12-31 23:59:59
total_payout_value20.004 SBD
curator_payout_value5.982 SBD
pending_payout_value0.000 SBD
promoted0.000 SBD
body_length10,923
author_reputation408,423,865,267,451
root_title"Bilimkurgu Öyküsü - Kiraz Bahçeleri"
beneficiaries[]
max_accepted_payout1,000,000.000 SBD
percent_steem_dollars10,000
author_curate_reward""
vote details (438)
@baycan ·
>Yaz boyunca epey gelen gidenim oldu. Dolayısıyla hiç sıkılmadım. Şimdilik burada mutluyum; yaşamak bir yana, İstanbul’a turist olarak bile gitmek istemiyorum.

İstanbul ‘un trafiği yeter insana 😀
properties (22)
post_id69,172,116
authorbaycan
permlinkre-bilimkurgu-bilimkurgu-oeykuesue-kiraz-bahceleri-20190122t183414051z
categorymkb
json_metadata{"tags":["mkb"],"app":"steemit\/0.1"}
created2019-01-22 18:34:15
last_update2019-01-22 18:34:15
depth1
children2
net_rshares0
last_payout2019-01-29 18:34:15
cashout_time1969-12-31 23:59:59
total_payout_value0.000 SBD
curator_payout_value0.000 SBD
pending_payout_value0.000 SBD
promoted0.000 SBD
body_length196
author_reputation69,006,323,355,244
root_title"Bilimkurgu Öyküsü - Kiraz Bahçeleri"
beneficiaries[]
max_accepted_payout1,000,000.000 SBD
percent_steem_dollars10,000
@bilimkurgu ·
Trafiği kötü olmasa İstanbul candır aslında. Hikayenin kurgusu gereği biraz fazlaca kötülemiş oldum yaşadığım memleketi :)
properties (22)
post_id69,174,341
authorbilimkurgu
permlinkre-baycan-re-bilimkurgu-bilimkurgu-oeykuesue-kiraz-bahceleri-20190122t194517937z
categorymkb
json_metadata{"tags":["mkb"],"app":"steemit\/0.1"}
created2019-01-22 19:45:18
last_update2019-01-22 19:45:18
depth2
children1
net_rshares0
last_payout2019-01-29 19:45:18
cashout_time1969-12-31 23:59:59
total_payout_value0.000 SBD
curator_payout_value0.000 SBD
pending_payout_value0.000 SBD
promoted0.000 SBD
body_length122
author_reputation408,423,865,267,451
root_title"Bilimkurgu Öyküsü - Kiraz Bahçeleri"
beneficiaries[]
max_accepted_payout1,000,000.000 SBD
percent_steem_dollars10,000
@baycan ·
İstanbul da yaşayanlar İstanbul’a aşık oluyor. Benim kız da İstanbul ü çok sevenlerden. Ben bir kaç kez otobüse bindim, sıkış tıkış insanlar dakikalarca ayakta. Büyük şehir bana göre değil galiba 😀sevemedim İstanbul u zor geldi.
properties (22)
post_id69,187,509
authorbaycan
permlinkre-bilimkurgu-re-baycan-re-bilimkurgu-bilimkurgu-oeykuesue-kiraz-bahceleri-20190123t032108464z
categorymkb
json_metadata{"tags":["mkb"],"app":"steemit\/0.1"}
created2019-01-23 03:21:09
last_update2019-01-23 03:21:09
depth3
children0
net_rshares0
last_payout2019-01-30 03:21:09
cashout_time1969-12-31 23:59:59
total_payout_value0.000 SBD
curator_payout_value0.000 SBD
pending_payout_value0.000 SBD
promoted0.000 SBD
body_length228
author_reputation69,006,323,355,244
root_title"Bilimkurgu Öyküsü - Kiraz Bahçeleri"
beneficiaries[]
max_accepted_payout1,000,000.000 SBD
percent_steem_dollars10,000
@minnowbooster ·
@minnowbooster upvoted this post!
![Calling @originalworks :)](https://upgoat.steemmall.com/?user=muratkbesiroglu&receiver=bilimkurgu&sender=meansteemachine&value=0.01&hash=389)
*<sub>img credz: pixabay.com</sub>*
*Nice, you got an awesome upgoat, thanks to @muratkbesiroglu*
*BuildTeam wishes everyone a bullish new Year!*
*Want a boost? [Minnowbooster's](https://steemit.com/minnowbooster/@minnowbooster/minnowbooster-the-holiday-magic-is-back-for-2019) got your back!*
    
properties (22)
post_id69,188,004
authorminnowbooster
permlinkcomment-1548214709339
categorymkb
json_metadata{"app":"\u21d0stoned\u21d4pastries\u21d2\/\u00b9.\u00b2.\u00b3","format":"markdown","tags":["minnowbooster"]}
created2019-01-23 03:38:30
last_update2019-01-23 03:38:30
depth1
children0
net_rshares0
last_payout2019-01-30 03:38:30
cashout_time1969-12-31 23:59:59
total_payout_value0.000 SBD
curator_payout_value0.000 SBD
pending_payout_value0.000 SBD
promoted0.000 SBD
body_length443
author_reputation230,261,973,332,657
root_title"Bilimkurgu Öyküsü - Kiraz Bahçeleri"
beneficiaries
0.
accountupgoat
weight10,000
max_accepted_payout1,000,000.000 SBD
percent_steem_dollars10,000